7 Mayıs 2024 Salı

İyiliğin karşılığı bu mudur?

 

İyiliğin karşılığı bu mudur?

Adbâ; Hz. Peygamber'in devesinin adıdır. Son derece cins, süratli bir deve idi.

Bu deve önceleri Benî Akıl kabilesinden birisine aitti. Sonra Hz. Peygamber ona ganimet olarak sahip oldu.

Bir ara müşrikler, Medinelilerin otlaktaki hayvanlarına baskın yaptılar ve Adbâ'yı da götürdüler. Onu götürdüklerinde Müslümanlardan bir kadını da esir etmişlerdi. Esir edilen bu kadın, Ebû Zerr'in karısıdır.

Müşrikler geceleyin develerini avlularında çöktürürlerdi. Bir gece hepsi uyudular, kadın kalktı. Elini hangi deveye dokundursa, deve böğürüyordu. Nihayet Adbâ'nın yanıma geldi. O itaatkâr, binilmeye alışık bir devenin yanına gelmişti. Hemen ona bindi, sonra; eğer Allah kendisini kurtarırsa onu mutlaka boğazlamayı adadı.

Kadın Medine'ye gelince, devenin Hz. Peygamber'in devesi olduğu anlaşıldı ve

Resûlullah bundan haberdar edildi. Bunun üzerine Resûlullah haber saldı, kadın getirildi. Kendisine kadının adağı bildirildi.

Efendimiz:

"Ona ne de kötü ceza vermişsin -veya ona ne de kötü ceza vermiş; eğer Allah onu bunun üzerinde kurtarırsa onu mutlaka boğazlayacakmış!

Allah'a isyan konusundaki ve insanoğlunun sahibi olmadığı şeydeki nezre vefa olmaz" buyurdu.

Hadis-i şerifin son kısmından iki hüküm çıkmaktadır:

1. Bir kimse, günah olan bir şeyi yapmak için adakta bulunursa adağının gereğini yerine getirmez.

2. Sahibi olmadığı bir şeyi sadaka olarak vermeyi veya böyle bir hayvanı kurban etmeyi adayan kişi bu adağını yerine getirmez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder