24 Mayıs 2021 Pazartesi

İslam’ın ilk sancaktarı Büreyde İbni Husayb

Mekkeli müşrikler, Hz. Peygamber’in Medine’ye hicretini engellemekte başarılı olamayınca, hicret etmekte olan Resûlullah’ı (sav) diri veya ölü olarak ele geçirene yüz deve vaat ettiler. Bu haber çok kısa sürede Mekke ile Medine arasındaki herkese, yoldaki çobanlara da ulaştırıldı ve herkes Hz. Peygamber’i (sav) aramaya koyuldular. Haber, Eslem kabilesinin reisi olan Büreyde b. Husayb’a ulaşınca, o da diğerleri gibi Hz. Peygamber’i (sav) yakalamak ve Kureyş’in vadettiği ödülü alabilmek için beraberinde kabilesi Sehmoğullarından yetmiş süvariyle birlikte yola çıktı.

Hz. Peygamber (sav), Ğamîm mevkiine ulaştığında bir gece vakti Büreyde ile karşılaştı. Büreyde ve beraberindekiler Hz. Peygamber’i tanımıyorlardı, fakat içlerinden “Şayet bu aradığımız kişi ise, avımızı yakaladık, ödülü biz hak edeceğiz” diye düşündüler. Fakat bir insanın neye erişeceğini Cenab-ı Hak bilirdi. Hz. Muhammed (sav) hiç bir şey yokmuşçasına gayet sakin bir şekilde kafiledekilerle konuşup tanışmaya başladı.

Hz. Peygamber (sav) Büreyde’ye “Sen kimsin?” diye sordu. Büreyde “Ben Büreyde’yim” deyince, Hz. Peygamber (sav) Hz. Ebû Bekir’e dönerek, (“Büreyde” kelimesi “serinlik” manası taşıdığı için) “Ey Ebû Bekir! İşimiz serinledi (yani kolaylaştı) ve düzeldi” dedi. Sonra Büreyde’ye “Kimlerdensin?” diye sordu. “Eslem’den” deyince, Ebû Bekir’e (“Eslem” kelimesi “selamet” anlamı taşıdığı için) “Selâmete erdik” dedi. Sonra “Eslem’in hangi kolundan?” diye tekrar sordu. “Sehmoğullarından” diye cevap verince, “Sen zafere ulaştın, umduğunu buldun ve isabet ettin (işimiz kolaylaştı)” dedi.

Hz. Peygamber’in (sav) bu konuşmasından etkilenen ve göğsü İslâm’a açılan Büreyde, Hz. Peygamber’e: “Peki, Sen kimsin?” diye sordu. “Ben Muhammed b. Abdullah; Allah’ın Resulüyüm” deyince, Allah’ın doğru yola iletmek istediği Büreyde: Eşhedü ellâ ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh “Allah’tan başka ilah olmadığına ve Senin de O’nun kulu ve Resulü olduğuna şehadet ederim” diyerek beraberindekilerle birlikte Müslüman oldu ve hep beraber Resûlullah’ın arkasında namaz kıldılar.

Büreyde Efendimiz’e bir fenalık yapabilirler diye onu yalnız bırakmadı ve Medine’ye bayraksız girmesine gönlü razı olmadığı için başından sarığını çıkarıp mızrağına bağladı. İşte İslam’ın ilk bayrağı bu bayrak ve Müslümanların ilk bayraktarı de Hazreti Büreyde oldu.

Daha sonraları Medine’ye hicret edip oraya yerleşen Büreyde, Bedir ve Uhud Gazveleri dışında, Efendimiz’le birlikte on altı gazveye- savaşa katıldı. Bunların bir kısmında istihbârât görevlisi ve kılavuz olarak önemli hizmetler yaptı.

H. 9 (630) yılında Hz. Peygamber tarafından Eslem ve Gıfâr kabilelerine zekât âmili olarak gönderildi. Tebûk Seferi için kabilesini savaşa hazırlamakla görevlendirildi. Bir ara Hz. Peygamber’in kâtipliğini yaptı.

 Mekke fethi sırasında Eslem kabilesinin iki sancağından birini o taşıdı. Peygamber Efendimiz hazırladığı Üsâme ordusuna onu sancaktar yapmıştı.

Büreyde at sırtında düşmana saldırmaktan daha güzel bir hayat şekli olmadığını söylerdi.

Daha sonraki devirlerde Büreyde savaşlardan hiç geri kalmadı. Nihayet H. 63 (682) yılında vefat etti. Horasan’da en son vefat eden sahâbî odur.

Büreyde Peygamber Efendimiz’den 164 hadis rivayet etmiştir.

Allah ondan razı olsun.

1 yorum:

  1. Yeryüzünde Alimler peygamberlerin mirasçısıdır ne güzel bir mirasa sahipsin mübarek insan

    YanıtlaSil