Aişe de gelsin mi?
Her şeyin kurallarını belirleyen yüce dinimiz İslam, komşu haklarından da bahsederken davetine icabet etmeyi de bir borç addeder. Yani bir komşu diğer bir komşusunu yemeğe vb. davet ettiğinde (eğer orada günah olan, haram olan bir şey yoksa) oraya gitmenin bir komşu hakkı olduğunu beyan eder. Elbette bunun da bir teferruatı vardır. Mesela: bir yerde davet (ziyafet) varsa, çağırılmadan oraya gidilebilir mi? Ya da bir kişiyi davet ettiğinde o da başka bir kişiyi de beraberinde götürebilir mi? Gibi sorular akla gelebilir.
Aşağıdaki hadis-i şerif bu konuda bize yol göstermektedir:
Enes b. Mâlik (r.a)'tan rivayet edilmiştir:
“Resulullah (s.a.v.)'in güzel çorba pişiren İranlı bir komşusu vardı. Bu kimse, bir gün Resulullah (s.a.v.)'e de yemek hazırladı. Sonra gidip Resulullah (s.a.v.) yemeğe davet etti. Peygamber (s.a.v.), komşusuna Aişe'yi kast ederek:
“Bu da davetli mi?” diye sordu. Komşusu:
“Hayır!” diye cevap verdi. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.), komşusuna:
“Öyleyse ben de gelemem!” diye cevap verdi.
Daha sonra bu komşusu, tekrar Resulullah (s.a.v.)'i yemeğe davet etmeye geldi. Resulüliah (s.a.v.) yine Aişe'yi kast ederek:
“Bunu da davet ediyor musun?” diye sordu. Adam:
“Hayır!” diye cevap verdi. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.):
“Öyleyse ben de gidemem!” dedi.
Sonra bu komşusu tekrar dönerek Resulullah (s.a.v.)'i yemeğe davet etti. Resulullah (s.a.v.) yine Aişe'yi kastederek:
“Bunu da davet ediyor musun?” diye sordu. Adam üçüncü defa da:
“Evet, davetlidir!” diye cevap verdi.
Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) ile Âişe, birlikte kalkıp birbiri ardınca o komşusunun evine geldiler. (Müslim Eşribe 19; Nesâî, Talak 23; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 3/123)
Not: Türkçemizde Ayşe dediğimiz ismin Arapça orijinali Aişe’dir. Bu hadiste geçen Aişe, Hazreti Ebu Bekir’in kızı, Mü’minlerin annesi, Efendimizden 2210 hadis rivayet eden, Hazreti Peygamber (sav)in kız olarak aldığı tek eşi Hazreti Aişe’dir.
Babası Hz. Ebu Bekir Es-Sıddîk (ra.)dir. Annesi Ümmü Rûman (ra.)dır. Bi’setin (peygamberliğin) 4. (miladi 614) yılında Mekke’de doğdu. Hicretten iki sene önce Hz. Peygamber (s) ile nikahlandı ve 622 yılında Medine’ye hicret etti. Burada evlenmeleri hicretin 2. yılında yani 624’de oldu. Evlenmeleri Şevval ayında, yani iki bayram arasında zifaf vuku buldu. 17 Ramazan 58 (M.14 Temmuz 678) 63 yaşında iken Medine’de vefat etti. Vasiyeti üzerine cenazesi Cennetül’Bâki’ye defnedilmiş ve namazını Ebu Hüreyre (ra) kıldırmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder