“Yoksul bir derviş Herat’ta Horasan Âmidi*’nin süslü püslü
kölelerini gördü.
Köleler Arap atlarına binmiş, altın sırmalı elbiseler giymiş, daha başka süslerle süslenmişlerdi.
Derviş, bunlar hangi beylerdir? Hangi ülkenin pâdişahlarıdır? diye sordu.
Ona dediler ki: " Bunlar bey değil, Horasan Amidi’nin köleleridir.
Yoksul derviş kalbinden geçen " Allah’ım, kula köleye bakmak nasıl olurmuş, bak da Amid’den öğren..." cümlesine engel olamadı.
Derviş çıplaktı, yoksuldu, yiyeceği yoktu kışın soğukta tir tir titriyordu. Elinde olmaksızın böyle bir cürette bulundu.
Nihâyet günün birinde pâdişah, Amid’in bazı işlerinden rahatsız oldu ve elini ayağını bağlatıp zindana attı. O süslü püslü kölelere de "Efendinizin hazinelerinin yerlerini söyleyin" diye türlü işkenceler etti. Gece gündüz çekilen işkenceler neredeyse bir ayı buldu. Fakat tek bir köle bile efendisinin sırrını söylemedi.
Konuşmayacağı anlaşılan kölelerin hepsi paramparça edilerek öldürüldüler.
Yoksul derviş uykuda iken ötelerden şöyle bir ses işitti: “Ey kendini derviş zanneden kişi! Gel sen de kul olmayı Âmid’in kölelerinden öğren.”
Köleler Arap atlarına binmiş, altın sırmalı elbiseler giymiş, daha başka süslerle süslenmişlerdi.
Derviş, bunlar hangi beylerdir? Hangi ülkenin pâdişahlarıdır? diye sordu.
Ona dediler ki: " Bunlar bey değil, Horasan Amidi’nin köleleridir.
Yoksul derviş kalbinden geçen " Allah’ım, kula köleye bakmak nasıl olurmuş, bak da Amid’den öğren..." cümlesine engel olamadı.
Derviş çıplaktı, yoksuldu, yiyeceği yoktu kışın soğukta tir tir titriyordu. Elinde olmaksızın böyle bir cürette bulundu.
Nihâyet günün birinde pâdişah, Amid’in bazı işlerinden rahatsız oldu ve elini ayağını bağlatıp zindana attı. O süslü püslü kölelere de "Efendinizin hazinelerinin yerlerini söyleyin" diye türlü işkenceler etti. Gece gündüz çekilen işkenceler neredeyse bir ayı buldu. Fakat tek bir köle bile efendisinin sırrını söylemedi.
Konuşmayacağı anlaşılan kölelerin hepsi paramparça edilerek öldürüldüler.
Yoksul derviş uykuda iken ötelerden şöyle bir ses işitti: “Ey kendini derviş zanneden kişi! Gel sen de kul olmayı Âmid’in kölelerinden öğren.”
*Amid, O devirde, şehrin idari ve mali amirliği gibi üst
düzey bir yöneticilik unvanı idi.
(Mesnevi 5. Cilt 3165 nolu Beyit)
(Mesnevi 5. Cilt 3165 nolu Beyit)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder