14 Kasım 2020 Cumartesi

Hazreti Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)in mertebesi

Ben kıyamet gününde Adem oğullarının seyyidi (efendisi)yim; Kabirden ilk çıkacak olan benim ve ilk şefaat eden ve şefaati kabul edilen de ben olacağım.[1]

عن أنس بن مالك قال سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول إني لأول الناس تنشق الأرض عن جمجمتي يوم القيامة ولا فخر وأعطى لواء الحمد ولا فخر وأنا سيد الناس يوم القيامة ولا فخر وأنا أول من يدخل الجنة يوم القيامة ولا فخر وآتي باب الجنة فآخذ بحلقتها فيقولون مَن هذا فأقول أنا محمد فيفتحون لي فأدخل فأجد الجبار مستقبلي فأسجد له فيقول ارفع رأسك يا محمد وتكلم يسمع منك وقل يقبل منك واشفع تشفع فأرفع رأسي فأقول أمتي أمتي يا رب فيقول اذهب إلى أمتك فمن وجدت في قلبه مثقال حبة من شعير من الإيمان فأدخله الجنة فأذهب فمن وجدت في قلبه مثقال ذلك أدخلتهم الجنة فأجد الجبار مستقبلي فأسجد له فيقول ارفع رأسك يا محمد وتكلم يسمع منك وقل يقبل منك واشفع تشفع فأرفع رأسي فأقول أمتي أمتي يا رب فيقول اذهب إلى أمتك فمن وجدت في قلبه مثقال حبة من خردل من الإيمان فأدخله الجنة فأذهب فمن وجدت في قلبه مثقال ذلك أدخلتهم الجنة وفرغ من حساب الناس وأدخل من بقي من أمتي في النار مع أهل النار فيقول أهل النار ما أغنى عنكم أنكم كنتم تعبدون الله ولا تشركون به شيئا فيقول الجبار فبعزتي لأعتقنهم من النار فيرسل إليهم فيخرجون من النار وقدامتحشوا فيدخلون في نهر الحياة فينبتون فيه كما تنبت الحبة في غثاء السيل ويكتب بين أعينهم هؤلاء عتقاء الله فيذهب بهم فيدخلون الجنة فيقول لهم أهل الجنة هؤلاء الجهنميون فيقول الجبار بل هؤلاء عتقاء الجبار

Enes b. Malik (r.a.): Hazreti Peygamber (s.)den işittim ki o şöyle buyurdu:

"Kıyamet günü, Sûr'un son üfürülüşünden sonra yerden başını kaldıracakların, toprağı yarılarak kabirlerinden çıkanların ilki benim! Övünme yok. Livâü'l-hamd (hamd sancağı) bana verilecek, benim elimde bulunacak. Kıyamet gününde bütün insanların efendisi, ulusu benim Övünme yok! Kıyamet gününde cennete ilk girecek olan benim, iftihar yok. Cennetin kapısına geleceğim ve onun halkasından tutacağım. “Kim o?” diyecekler. “Ben Muhammed’im” diyeceğim. Kapıyı bana açacaklar. Ben de içeri gideceğim. Cebbar olan rabbimi, (rahmetiyle ) beni karşılar bulacak ve hemen ona secdeye kapanacağım. Bana: “Ya Muhammed! Başını kaldır; konuş, sözün dinlenecek; (isteğini) söyle kabul edilecek; şefaat et, şefaatin geçerli olacaktır” buyuracak. Ben başımı kaldırıp: “Ümmetim! Ümmetim” (ümmetimi bana bağışla, bunu istiyorum) diyeceğim. Rabbim bana: “Ümmetine git, kalbinde arpa tanesi kadar imanı olan kimi bulursan götür cennete koy” buyuracak. Gideceğim, kimin kalbinde o kadar iman bulursam onları cennet koyacağım. Yine Cebbar olan Rabbime secdeye kapanacağım. Bana: “Ya Muhammed! Başını kaldır; konuş, sözün dinlenecek; (isteğini) söyle kabul edilecek; şefaat et, şefaatin geçerli olacaktır” denilecek Ben başımı kaldırıp: “Ümmetim! Ümmetim” (ümmetimi bana bağışla, bunu istiyorum) diyeceğim. Rabbim bana: “Ümmetine git, kalbinde yarım arpa tanesi kadar imanı olan kimi bulursan götür cennete koy” buyuracak. Gideceğim, kimin kalbinde o kadar iman bulursam onları cennet koyacağım. Ben Yine Cebbar olan Rabbime secdeye kapanacağım. Bana: “Ya Muhammed! Başını kaldır; konuş, sözün dinlenecek; (isteğini) söyle kabul edilecek; şefaat et, şefaatin geçerli olacaktır” denilecek. Ben başımı kaldırıp: “Ümmetim! Ümmetim” (ümmetimi bana bağışla, bunu istiyorum) diyeceğim. Bana: 'Git! Kalbinde hardal (tohumu) tanesi kadar imanı bulunan kim varsa, onu da cehennem­den çıkar! Cennete koy!' denilecek. Gideceğim, kimin kalbinde o kadar iman bulursam onları cennet koyacağım.

Allah İnsanların hesaplarını bitirdikten sonra cehennemde bir takım ümmetim kalacak. Cehennem ehli onlara: “Siz Allah’a ibadet ediyor ve ona şirk koşmuyordunuz. Bu ibadetleriniz size hiçbir yarar sağlamadı” diyecekler. Cebber Azze ve Celle: “İzzetime yemin ediyorum ki, onları da elbette çıkartacağım” diyecek. Hemen (melekleri göndererek) onları da çıkartacak. Onları yanmış ve pişmiş oldukları halde cennete vardıklarında oradaki ‘Hayat’ ırmağına girip çıkacaklar. Sel uğrağında, milli yerde biten bitkiler gibi tertemiz olacaklar. Onlar iki gözlerinin arasına 'Bunlar Azîz olan Allah'ın azadlıları' yazısı yazılarak cennete konula­caklardır. Cennet halkı, onlara: 'Bunlar cehennemliklermiş!' diyecekler. Yüce Allah ise: 'Hayır! Bunlar Azîz ve Cebbar olan Allah'ın azadlılarıdır!' buyuracaktır." (Ahmed 3/144)

و عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ جَلَسَ نَاسٌ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَنْتَظِرُونَهُ قَالَ فَخَرَجَ حَتَّى إِذَا دَنَا مِنْهُمْ سَمِعَهُمْ يَتَذَاكَرُونَ فَسَمِعَ حَدِيثَهُمْ فَقَالَ بَعْضُهُمْ عَجَبًا إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ اتَّخَذَ مِنْ خَلْقِهِ خَلِيلاً اتَّخَذَ إِبْرَاهِيمَ خَلِيلاً. وَقَالَ آخَرُ مَاذَا بِأَعْجَبَ مِنْ كَلاَمِ مُوسَى كَلَّمَهُ تَكْلِيمًا وَقَالَ آخَرُ فَعِيسَى كَلِمَةُ اللَّهِ وَرُوحُهُ. وَقَالَ آخَرُ آدَمُ اصْطَفَاهُ اللَّهُ فَخَرَجَ عَلَيْهِمْ فَسَلَّمَ وَقَالَ « قَدْ سَمِعْتُ كَلاَمَكُمْ وَعَجَبَكُمْ إِنَّ إِبْرَاهِيمَ خَلِيلُ اللَّهِ وَهُوَ كَذَلِكَ وَمُوسَى نَجِىُّ اللَّهِ وَهُوَ كَذَلِكَ وَعِيسَى رُوحُ اللَّهِ وَكَلِمَتُهُ وَهُوَ كَذَلِكَ وَآدَمُ اصْطَفَاهُ اللَّهُ وَهُوَ كَذَلِكَ أَلاَ وَأَنَا حَبِيبُ اللَّهِ وَلاَ فَخْرَ وَأَنَا حَامِلُ لِوَاءِ الْحَمْدِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ فَخْرَ وَأَنَا أَوَّلُ شَافِعٍ وَأَوَّلُ مُشَفَّعٍ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ فَخْرَ وَأَنَا أَوَّلُ مَنْ يُحَرِّكُ حِلَقَ الْجَنَّةِ فَيَفْتَحُ اللَّهُ لِىَ فَيُدْخِلُنِيهَا وَمَعِى فُقَرَاءُ الْمُؤْمِنِينَ وَلاَ فَخْرَ وَأَنَا أَكْرَمُ الأَوَّلِينَ وَالآخِرِينَ وَلاَ فَخْرَ ». سنن

İbn-i Abbas (r.a.) şöyle dedi: Hazreti Peygamber (Sallallahü aleyhi ve sellem)in ashabından birkaç kişi oturmuşlar, Resûlullah’ın gelmesini bekliyorlardı. Hazreti Peygamber (s.) çıkıp geldi ve konuştukları şeyi duyacak onlara kadar yaklaştı. Onlardan bazıları: (Düşünüyorum) Allah, yarattıkları içinde İbrahim (as)ı Halil-dost edindi, ona “Halilullah” dendi, dedi. Birileri: “Hazreti Musa ile konuşması daha ilginçtir. O, Allah ile konuştu da ona “Neciyyullah, kelimullah” (Allah ile münacat eden) dendi. Birileri: Hazreti İsa’ya: “Kelimetullah, ruhullah” dendi. Birileri: Hazreti Adem’e “safiyyullah” (Allah’ın seçkin kulu) dendi. (acaba bunların hangisinin mertebesi daha üstün ki?) dediler.

Hazreti Peygamber (s.) bunların yanına gelip selam verdi ve: “Konuştuklarınızı, merak ettiklerinizi duydum. İbrahim, Halilullah’tır, tamam, o öyledir. Musa, Neciyyullah’tır, evet; İsa Ruhullah ve kelimetullah’tır, evet; Adem de safiyyullah’tır, o da öyledir.

Ben ise Habibullah’ım (Allah’ın sevgilisiyim), iftihar, övünme yok! Kıyamet gününde ben ‘Livaülhamd’ sancağının sahibiyim, övünme yok! İlk olarak şefaat talep edecek ve şefaati kabul edilecek olan da benim, övünme yok! Cennetin kapısının halkalarını ilk olarak tıklatacak ve Fakir mü’minlerle cennete ilk girecek olan da ben olacağım, Övünmek yok. Önceden geçen ve sonradan gelen bütün insanların en mükerremi, (ikrama nail olanı) da benim. Övünmek, iftihar etmek yok. (Tirmizi Menakıb / 1 Hadis no: 3616)        



[1]           Müslim fezail H.no: 2278, Ebu Davud Sünnet / 14 (

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder